KAYSO Başkanı Büyüksimitci’den sanayi üretiminde iyileşme açıklaması Açıklaması

Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Başkanı Mehmet Büyüksimitci, IMF, Fitch Ratings ve TÜİK tarafından yapılan açıklamalarla sanayi üretimindeki iyileşmenin, reel sektör adına sevindirici olduğunu bildirdi.

KAYSO’dan yapılan yazılı açıklamaya göre, odanın şubat ayı olağan meclis toplantısı video konferans yöntemiyle gerçekleştirildi.

Büyüksimitci, toplantıda yaptığı konuşmada, ham madde ve ara malda yaşanan fiyat ve tedarik sorununun üretim maliyetlerine aşırı yük getirdiğine dikkati çekti.

Lojistik, ham madde ve ara malı tedariki konusunda yaşanan sıkıntıların imalat sanayisini tehdit edecek boyuta ulaştığını vurgulayan Büyüksimitci, “Ham maddede son 4 ayda yüzde 40 ile yüzde 100 arasında değişen oranda fiyat artışlarının yanı sıra, navlun fiyatlarında yüzde 600’lere varan artışlar, ithalat ve ihracat yapan firmalarımızı zora sokmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Kurdaki artışla birlikte ham madde üreticilerinin bir bölümünün iç piyasaya ürün vermek yerine ihraç etmeyi tercih ettiğini belirten Büyüksimitci, ham madde üreten firmaların önceliği yerli üreticiye vermesinin üretimde yaşanabilecek olası aksaklıklarının önüne geçeceğini bildirdi.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kapsamındaki aşı çalışmaları ile piyasalara hakim olan iyimserlik havasının, özellikle yılın ikinci yarısında bir toparlanma yaşanacağına işaret ettiğini aktaran Büyüksimitci, şunları kaydetti:

“IMF, Türkiye ekonomisinin 2021’de yüzde 6 oranında büyümesinin öngörüldüğünü açıkladı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings ise 2021’de yüzde 5,7 büyüme beklendiğine işaret etti. Yine TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, aralık ayında sanayi üretim verileri yüzde 9 oranında arttı. Öncü göstergeler, sanayi üretimindeki iyileşmenin ve artış ivmesinin önümüzdeki aylarda da süreceğini gösteriyor. Bu da iç talepteki canlanmanın genele yayıldığına işaret etmesi bakımından reel sektör adına oldukça sevindirici bir durum.”

Büyüksimitci, Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı’nın emisyonları azaltırken iş imkanları oluşturup, yaşam kalitesini artıracağına da değinerek, şöyle devam etti:

“Önümüzdeki yıllarda AB ülkelerinin başını çekeceği bu değişim dalgasının tüm dünyaya yayılacağının sinyallerini şimdiden alıyoruz. Türkiye’nin de AB ile iş birliğine devam edebilmesi için mutabakat kapsamında en fazla değişim ve dönüşüm geçirmesi beklenen tarım, elektronik, ambalaj, plastik, tekstil ve inşaat gibi sektörlerde düzenlemeleri iyi anlaması, gelişmeleri takip etmesi ve oluşturulacak standartlara uyum sağlamak konusunda hızlı adım atabilme yeteneğini geliştirmesi gerekecektir.”